30.09.2009 07.20

Büyük maceranın en zorlu kısmı olan (Sakarya-İstanbul bölümünü de sayarsak) 27 saatlik yolculuğa başladık. Bu birkaç gün nasıl geçti anlamadık. Koşuşturmacalar tatlı yorgunluklar…

Böyle anlar hep bayram sabahı olarak adlandırılır ya, bizde de aynen o bayram sabahında ki heyecan ve mutluluk var.

 Artık Türkiye’den ayrılma vakti geldi.

Lansmanda da söylemiştik. Hayaliniz ile mantığınız çeliştiğinde siz hangisini seçerdiniz? Gerçekten bir rüyada gibiyiz. Fazla değil bundan bir sene önce bunu çevremizdeki birine söylediğimizde bize katıla katıla gülüyorlardı ama…

Oldu işte. Bir an olsun şüpheye düşmedik inandık masallarını burada anlatmak istemiyorum. Umutsuzluğa kapıldığımız çok an oldu ama bir noktadan vazgeçmedik bu da masal değil gerçek. Hep yapmak istedik, gidemesek bile yapacağız, yapamasak bile gideceğiz dedik. Bir yolunu bulmak zorundaydık yani. 

Zor anlara karşı bir insan yetiştirmek istiyorsanız bence bu yer SAİTEM olmalı. Çünkü SAİTEM’de ki herkes çalışmalarında mutlaka A planından sonra B, C planlarını oluşturmak zorunda. Bazen D ye, E ye kadar gittiği oluyor.  Bizi bu kadar zorlayan ne biliyor musunuz? Elimizde olmayanı oldurmaya çalışıyoruz. Elimizde hiçbir şey yokken hayal etmeye başlıyoruz. Sadece hayalimizde olan bir şeyi yapmanın peşinden koşuyoruz.

( OOOO ben bunları yazarken Kocaeli’ye gelmişiz.)

Uçağımız 12.00’da kalkıyor. Şimdi biraz arkadaşlarla bu anın tadını çıkaralım.

Tags:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir